باب: ما يدعى
الناس
بآبائهم.
99. İNSANLARIN BABALARININ ADI İLE ÇAGRILMALARI
حدثنا
مسدَّد: حدثنا
يحيى، عن عبيد
الله، عن نافع،
عن ابن عمر
رضي الله
عنهما،
عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم قال:
(الغادر يرفع
له لواء يوم
القيامة،
يقال: هذه
غدرة فلان بن
فلان).
[-6177-] İbn Ömer r.a.'dan rivayete göre; "Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
Hiç şüphesiz verdiği sözde durmayan kimse için kıyamet gününde
yüksekçe bir bayrak dikilecek ve: Bu filan oğlu filanın sözünde durmaması(nın
alametildir, denilecektir."
Hadisin geçtiği diğer yerler: 6178, 6966 ve 7111
حدثنا عبد
الله بن
مسلمة، عن
مالك، عن عبد
الله بن
دينار، عن ابن
عمر:
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال: (إن
الغادر ينصب
له لواء يوم
القيامة،
فيقال: هذه
غدرة فلان بن
فلان).
[-6178-] Abdullah İbn Ömer r.a. şöyle demiştir: "Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurdu:
"Hiç şüphesiz verdiği sözde durmayan kimse için kıyamet
gününde hıyaneti ölçüsünde sancak dikilecek ve denecek ki: Bu filan oğlu
filanın sözünde durmaması(nın alametildir, denilecektir."
Hadisin geçtiği diğer yerler: 6177, 6966 ve 7111
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"İnsanların babalarının adı ile çağrılmaları." İbn Battal
dedi ki: Bu hadiste kıyamet gününde insanların babalarının hallerinin örtülüp
saklanması amacıyla ancak annelerinin adı ile çağrılacaklarını iddia edenlerin
görüşü reddedilmektedir. Derim ki: Bu da Taberani'nin, İbn Abbas'tan diye
rivayet ettiği ve senedi oldukça zayıf bir hadistir.
İbn Battal dedi ki: Kişinin babasının adı ile çağrılması, daha
ileri derecede bir tanıtma ve başkalarından ayırt etmek bakımından da daha
beliğ, daha ileri bir derecedir. Hadisten işlerin zahirine göre hüküm vermenin
caiz olduğu anlaşılmaktadır.
Derim ki: Bu da hadisteki "babalar" lafzının dünyada
kişinin kendisine nispet edildiği babası hakkında yorumlanmasını, gerçekte
babası olduğu kimse hakkında anlaşılmamasını gerektirmektedir ki, kabul edilen
görüş de budur. İbn Battal'ın buna dair açıklamaları için bu husustaki şerhine
bakılabilir.
İbn Ebi Cemra da şöyle demiştir: Gadr etmek (sözünde durmamak)
küçük büyük her şey hakkında geneldir. Bundan anlaşıldığına göre yüce Allah'ın
açığa çıkarmayı murad ettiği her bir günah işleyen kimse için kendisi ile
tanınacağı bir alamet koyacağıdır. Bunu yüce Allah'ın: "Günahkarlar
simalarından (alametlerinden) tanınacaktır ... "(Rahman,41) buyruğu da
desteklemektedir. İbn Ebi Cemra devamla der ki: Hadisin zahirinden anlaşıldığına
göre her bir sözde durmayış için bir bayrak dikilecektir. Buna göre aynı
kişinin, sözünde durmaması sayısınca birden çok bayrağı olacaktır. Bayrağın
dikilmesindeki hikmete gelince, ceza çoğunlukla günahın zıttı iledir. Sözünde
durmayış gizli yapılan işlerden olduğu için bunun cezasının da teşhir edilmek
suretiyle olması uygundur. Bir bayrağın dikilmesi ise, Araplara göre bir şeyi
açıklayıp yaymanın en ileri derecesidir.